26 Kasım 2012

Ruj

Ruj  

ölüm elif ölüm lam
ölüm mim gibi
bir şiire. girmek
için ilahi temrin
alnımdaki bu muhteris ter
soğurken. mukadderatın
avucunda elim. mi elim
birer kazaymış elbet her aşk.
tükür! artık maziden ukde 
ukde kopan cılız vaveylalar
ve oldukça da malayani

şükür! şehvetinden
iftihar ve firar ettiğim
hiç bir ad yok. bu kubbe
altında. gök bir hüccet
değil elbet sadece ateşe
ve secdelere vakitsiz
yürürken. bin bir hicap
ardından göz göze geldiğim 
huri. mayına basma hissi
kaldırımda. delik deşik.
içimde. kazılar. kazılar.
aranan ceset benim mi
bu korna seslerine
gayb olmuş ağıtlarla
hangisi  söylemişti:
ve hangi keşf anında
olsa olsa  bir samut
ağızdır senin kabrin

tahrif edilmiş bir mısra
kurtarır belki beni de şu
caddede. vızır vızır
uçan dabbelerden:
kalbim benim bir  
ummandır. ve üstüne
çamur sıçrayan
bir melektir akşam
ve kader rüzgarın
şefkatle tokatladığı
yapraklarım. kadim
çınarlarda. acaba kimin
başına düşecekler
bir musibet gibi. kızlar
pençerelerde. birazdan
rahmet kesecek kollarını
balkonların. da. çamaşır
biçen kırık oraklarıyla
kadınlar. kadınlar:
bir tabut dolusu
yağıyor sokaklara


(kasım 2012)

Resim: Joan Miró, The Red Disk, 1960