Ruj
ölüm
elif ölüm lam
ölüm
mim gibi
bir
şiire. girmek
için
ilahi temrin
alnımdaki
bu muhteris ter
soğurken.
mukadderatın
avucunda
elim. mi elim
birer
kazaymış elbet her aşk.
tükür!
artık maziden ukde
ukde
kopan cılız vaveylalar
ve
oldukça da malayani
şükür!
şehvetinden
iftihar
ve firar ettiğim
hiç
bir ad yok. bu kubbe
altında.
gök bir hüccet
değil
elbet sadece ateşe
ve
secdelere vakitsiz
yürürken.
bin bir hicap
ardından
göz göze geldiğim
huri.
mayına basma hissi
kaldırımda.
delik deşik.
içimde.
kazılar. kazılar.
aranan
ceset benim mi
bu
korna seslerine
gayb
olmuş ağıtlarla
hangisi söylemişti:
ve
hangi keşf anında
olsa
olsa bir samut
ağızdır
senin kabrin
tahrif
edilmiş bir mısra
kurtarır
belki beni de şu
caddede.
vızır vızır
uçan
dabbelerden:
kalbim
benim bir
ummandır.
ve üstüne
çamur
sıçrayan
bir
melektir akşam
ve
kader rüzgarın
şefkatle
tokatladığı
yapraklarım.
kadim
çınarlarda.
acaba kimin
başına
düşecekler
bir
musibet gibi. kızlar
pençerelerde.
birazdan
rahmet
kesecek kollarını
balkonların.
da. çamaşır
biçen
kırık oraklarıyla
kadınlar.
kadınlar:
bir
tabut dolusu
yağıyor
sokaklara
(kasım 2012)
Resim: Joan Miró, The Red Disk, 1960